Çene Dolgusu

Çene Dolgusu ( Jawline ) Ameliyatsız Yüz Estetiğinde Doğal Görünüm

Çene Dolgusu, Yüz estetiği alanında son yıllarda giderek popülerlik kazanan uygulamalardan biridir. Yüz hatlarının dengelenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Estetik kaygıların yanı sıra, çene bölgesindeki yapısal sorunların giderilmesinde de tercih edilen bu yöntem, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan hızlı sonuç alınabilen bir alternatif sunmaktadır. Günümüzde pek çok kişi, daha belirgin bir çene hattı ve daha dengeli bir yüz görünümü elde etmek için çene dolgusu uygulamasına yönelmektedir.

Çene yapısı, yüz estetiğini belirleyen en önemli unsurlardan biridir. Zayıf, geride kalmış veya asimetrik bir çene yapısı, kişinin görünümünü olumsuz etkileyebilir ve özgüven sorunlarına yol açabilir. Çene dolgusu, bu tür sorunların giderilmesinde etkili bir çözüm sunarak, kişilerin daha özgüvenli hissetmelerine katkı sağlamaktadır.

Çene Dolgusu Nedir?

Çene dolgusu, çene bölgesinin şekillendirilmesi ve belirginleştirilmesi amacıyla uygulanan bir dolgu işlemidir. Temel olarak, çene hattının daha belirgin hale getirilmesi, çenedeki asimetrilerin düzeltilmesi veya geriye doğru kaçık çene görünümünün iyileştirilmesi amacıyla yapılır. Bu işlem, dolgu maddelerinin çene bölgesine enjekte edilmesi yoluyla gerçekleştirilir.

Çene dolgusu uygulamasında genellikle hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri kullanılmaktadır. Hyalüronik asit, insan vücudunda doğal olarak bulunan bir madde olduğu için alerjik reaksiyon riski oldukça düşüktür. Bu dolgu maddeleri, çene bölgesine enjekte edilerek çenenin şekillenmesini ve daha belirgin bir görünüm kazanmasını sağlar.

Çene dolgusu, sadece estetik amaçlı değil, aynı zamanda yapısal sorunların giderilmesi için de tercih edilebilir. Örneğin, doğuştan veya sonradan gelişen çene küçüklüğü, çene asimetrisi gibi sorunların düzeltilmesinde etkili bir yöntemdir. Cerrahi müdahaleye göre daha az riskli ve iyileşme süresi daha kısa olduğu için, çene estetiğinde sıklıkla tercih edilmektedir.

Çene dolgusu, hem kadınlar hem de erkekler için uygun bir estetik uygulamadır. Kadınlarda genellikle daha yumuşak ve oval bir çene hattı oluşturmak için kullanılırken, erkeklerde daha köşeli ve maskülen bir görünüm elde etmek amacıyla uygulanmaktadır. Her iki cinsiyet için de yüz hatlarının dengelenmesi ve daha estetik bir görünüm sağlanması hedeflenmektedir.

Çene Dolgusu Nasıl Yapılır?

Çene dolgusu uygulaması, genellikle ayakta tedavi olarak gerçekleştirilen bir işlemdir ve ortalama 30-45 dakika sürer. İşlem öncesinde, uzman hekim tarafından bir konsültasyon yapılır ve kişinin beklentileri, mevcut çene yapısı ve elde edilmek istenen sonuç detaylı şekilde değerlendirilir.

Uygulama adımları şu şekildedir:

Hazırlık Aşaması: İşlem öncesinde, uygulama yapılacak bölge temizlenir ve gerekirse lokal anestezik krem uygulanarak bölgenin uyuşması sağlanır. Bu aşamada, kişinin çene yapısı incelenir ve dolgu maddesinin enjekte edileceği noktalar belirlenir.

İşaretleme: Uzman hekim, dolgu maddesinin enjekte edileceği noktaları işaretler. Bu işlem, dolgunun doğru yerlere uygulanmasını ve daha dengeli bir sonuç elde edilmesini sağlar.

Enjeksiyon: İnce uçlu özel kanüllerle dolgu maddesi, belirlenen noktalara enjekte edilir. Kanüllerin kullanılması, damar ve sinir hasarı riskini minimize eder ve daha kontrollü bir uygulama yapılmasını sağlar.

Şekillendirme: Dolgu maddesi enjekte edildikten sonra, uzman hekim tarafından elle şekillendirilir. Bu, dolgunun çene hattı boyunca eşit dağılmasını ve daha doğal bir görünüm elde edilmesini sağlar.

Sonuç Değerlendirmesi: İşlem tamamlandıktan sonra, ayna yardımıyla kişiye sonuç gösterilir ve gerekirse küçük düzeltmeler yapılır.

Çene dolgusu uygulamasında kullanılan dolgu maddeleri, genellikle hyalüronik asit bazlı ürünlerdir. Bu ürünler, insan vücudunda doğal olarak bulunan bir madde olduğu için güvenlidir ve zamanla vücut tarafından emilir. Hyalüronik asit bazlı dolguların yanı sıra, kalsiyum hidroksiapatit gibi daha uzun süreli etkiye sahip dolgu maddeleri de tercih edilebilir.

Uygulama sırasında, kişinin rahat etmesi ve ağrı hissetmemesi için çeşitli önlemler alınır. Lokal anestezik krem uygulanması, dolgu maddelerinin içerisinde bulunan lidokain gibi lokal anestezik maddeler ve soğuk uygulama, ağrı hissini minimuma indirmek için kullanılan yöntemlerdir.

İşlem sonrasında, kişi günlük yaşamına hemen dönebilir. Ancak, işlem sonrası ilk 24-48 saat içerisinde, uygulama bölgesine buz kompresi yapmak, ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmak ve alkol tüketimini sınırlandırmak önerilir. Bu önlemler, olası şişlik ve morarmanın azaltılmasına yardımcı olur.

Çene Dolgusu Kimler için Uygundur?

Çene dolgusu, belirli özelliklere sahip kişiler için ideal bir estetik uygulamadır. Ancak, her estetik uygulamada olduğu gibi, kişinin sağlık durumu, beklentileri ve anatomik yapısı göz önünde bulundurularak karar verilmelidir. Genel olarak, aşağıdaki özelliklere sahip kişiler çene dolgusu için uygun adaylardır:

• Zayıf veya Geride Kalmış Çene Yapısına Sahip Olanlar: Doğuştan veya yaşlanmayla birlikte çene yapısı zayıflamış, geriye doğru kaçık çene görünümüne sahip kişiler, çene dolgusu ile daha belirgin ve dengeli bir çene hattı elde edebilirler.
• Çene Asimetrisi Bulunanlar: Doğuştan gelen veya travma sonucu oluşan çene asimetrisi, kişinin yüz görünümünü olumsuz etkileyebilir. Çene dolgusu, bu tür asimetrilerin düzeltilmesinde etkili bir yöntemdir.
• Yaşlanma Belirtilerini Azaltmak İsteyenler: Yaşlanmayla birlikte, çene hattında da belirgin değişiklikler meydana gelir. Çene dolgusu, yaşlanmanın bu etkilerini azaltarak daha genç ve canlı bir görünüm elde edilmesine yardımcı olur.
• Cerrahi Müdahale İstemeyenler: Çene estetiği için cerrahi müdahale istemeyen veya uygun olmayan kişiler için çene dolgusu, daha az invaziv bir alternatif sunar.
• Hızlı Sonuç Almak İsteyenler: Çene dolgusu, sonuçların hemen görülebildiği bir uygulamadır. Bu nedenle, uzun iyileşme süreci olmadan hızlı sonuç almak isteyen kişiler için idealdir.

Ancak, çene dolgusu her kişi için uygun olmayabilir. Örneğin, dolgu maddelerine karşı alerjisi olanlar, cilt enfeksiyonu bulunanlar, hamileler veya emziren anneler için çene dolgusu önerilmez. Ayrıca, çok ciddi çene yapı bozuklukları olan kişilerde, dolgu ile istenilen sonucun elde edilmesi mümkün olmayabilir ve bu durumda cerrahi müdahale daha uygun olabilir.

Çene dolgusu kararı vermeden önce, uzman bir hekim ile konsültasyon yapılması ve kişinin beklentileri, sağlık durumu ve uygunluğunun değerlendirilmesi önemlidir. Uzman hekim, kişiye en uygun tedavi planını oluşturarak, en iyi sonucu elde etmek için gerekli yönlendirmeleri yapacaktır.

Çene Dolgusu Hangi Durumlarda Uygulanabilir?

Çene dolgusu, çeşitli estetik ve yapısal sorunların giderilmesinde etkili bir yöntemdir. Bu uygulamanın tercih edilebileceği durumlar şunlardır:

Çene Küçüklüğü (Mikrognati): Doğuştan gelen veya sonradan gelişen çene küçüklüğü, kişinin yüz profilini olumsuz etkileyebilir. Çene dolgusu, çene bölgesinin hacmini artırarak daha dengeli bir profil elde edilmesini sağlar.

Çene Geriliği (Retrognati): Alt çenenin normalden daha geride konumlanması durumudur. Bu durum, kişinin profilden bakıldığında çene ve boyun arasındaki açının azalmasına ve yüz dengesinin bozulmasına neden olur. Çene dolgusu, çeneyi öne doğru taşıyarak daha estetik bir görünüm sağlar.

Çene Asimetrisi: Doğuştan gelen veya travma sonucu oluşan çene asimetrisi, kişinin yüz görünümünü olumsuz etkileyebilir. Çene dolgusu, asimetrik bölgelere uygulanarak daha dengeli bir görünüm elde edilmesine yardımcı olur.

Yaşlanma Belirtileri: Yaşlanmayla birlikte, çene hattında belirgin değişiklikler meydana gelir. Çene kemiği etrafındaki yumuşak dokular gevşer ve çene hattı belirsizleşir. Çene dolgusu, bu etkileri azaltarak daha genç ve canlı bir görünüm sağlar.

Çene Ucundaki Çukurluk (Mental Oluk): Bazı kişilerde, çene ucunda doğal bir çukurluk bulunabilir. Bu çukurluk, kişinin yüz görünümünü olumsuz etkiliyorsa, çene dolgusu ile doldurularak daha düzgün bir çene hattı elde edilebilir.

Marionette Çizgileri: Ağız köşelerinden çene hattına doğru uzanan ve yüze üzgün bir ifade veren çizgilerdir. Çene dolgusu, bu çizgilerin altına uygulanarak daha genç ve canlı bir görünüm elde edilmesine yardımcı olur.

Cerrahi Sonrası Düzeltmeler: Çene cerrahisi sonrası kalan küçük asimetriler veya düzensizlikler, çene dolgusu ile düzeltilebilir.

Çene dolgusu, bu durumlarda tek başına uygulanabileceği gibi, diğer estetik uygulamalarla birlikte de tercih edilebilir. Örneğin, yanak dolgusu, dudak dolgusu veya botoks uygulamaları ile kombinasyon halinde kullanılarak, daha harmonik bir yüz görünümü elde edilebilir.

Her durumda, çene dolgusu uygulamasına karar vermeden önce, uzman bir hekim ile konsültasyon yapılması ve kişinin beklentileri, anatomik yapısı ve elde edilmek istenen sonucun detaylı şekilde değerlendirilmesi önemlidir. Uzman hekim, kişiye en uygun tedavi planını oluşturarak, en iyi sonucu elde etmek için gerekli yönlendirmeleri yapacaktır.

Çene Dolgusu Avantajları Nelerdir?

Çene dolgusu, cerrahi müdahaleye alternatif olarak sunduğu birçok avantaj nedeniyle, son yıllarda giderek daha fazla tercih edilmektedir. Bu uygulamanın başlıca avantajları şunlardır:

• Cerrahi Olmayan Bir Yöntem Olması: Çene dolgusu, cerrahi müdahale gerektirmeyen bir uygulamadır. Bu nedenle, anestezi komplikasyonları, uzun iyileşme süreci ve cerrahi işlemlere bağlı riskler bulunmaz.
• Hızlı Sonuç Alınması: Çene dolgusu uygulaması sonrasında, sonuçlar hemen görülmeye başlar. İşlem sonrası hafif bir şişlik olabilir, ancak bu genellikle birkaç gün içinde geçer ve kesin sonuç kısa sürede ortaya çıkar.
• İyileşme Süresinin Kısa Olması: Çene dolgusu sonrasında, kişi günlük yaşamına hemen dönebilir. İşlem sonrası birkaç gün içinde, olası şişlik ve morarma tamamen kaybolur ve kişi normal aktivitelerine devam edebilir.
• Doğal Görünüm Sağlaması: Deneyimli bir uzman tarafından uygulanan çene dolgusu, oldukça doğal bir görünüm sağlar. Hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri, çene bölgesine doğal bir hacim ve şekil kazandırır.
• Geri Dönüşümlü Olması: Hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri, zamanla vücut tarafından emilir ve etkileri geçicidir. Bu, kişinin sonuçtan memnun kalmaması durumunda, kalıcı bir değişiklik olmadığı anlamına gelir. Ayrıca, acil durumlarda dolgu maddesini eriten hyaluronidaz enzimi kullanılarak, dolgu etkisi hemen ortadan kaldırılabilir.
• Minimal Risk İçermesi: Çene dolgusu, doğru teknikle ve deneyimli bir uzman tarafından uygulandığında, oldukça güvenli bir işlemdir. Hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri, vücutta doğal olarak bulunan bir madde olduğu için alerjik reaksiyon riski oldukça düşüktür.
• Kişiye Özel Uygulanabilmesi: Çene dolgusu, kişinin yüz yapısı, beklentileri ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilebilir. Dolgu miktarı ve enjeksiyon bölgeleri, kişiye özel olarak belirlenir.
• Kombinasyon Tedavilerine Uygunluğu: Çene dolgusu, diğer estetik uygulamalarla (yanak dolgusu, dudak dolgusu, botoks vb.) birlikte kullanılabilir. Bu, daha harmonik ve dengeli bir yüz görünümü elde edilmesini sağlar.

Bu avantajlar nedeniyle, çene dolgusu, çene estetiği için cerrahi müdahale düşünmeyen veya uygun olmayan kişiler için ideal bir alternatif sunmaktadır. Ancak, her estetik uygulamada olduğu gibi, çene dolgusu kararı vermeden önce, uzman bir hekim ile konsültasyon yapılması ve kişinin beklentileri, sağlık durumu ve uygunluğunun değerlendirilmesi önemlidir.

Çene Dolgusu Kalıcı mıdır?

Çene dolgusu uygulamasının kalıcılığı, kullanılan dolgu maddesinin türüne, kişinin metabolizmasına, yaşam tarzına ve uygulama bölgesine göre değişiklik gösterir. Genel olarak, hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri ile yapılan çene dolgusu uygulamaları kalıcı değildir ve zamanla vücut tarafından emilir.

Çene dolgusu kalıcılığı ile ilgili bilgiler şu şekildedir:

• Hyalüronik Asit Bazlı Dolgular: En yaygın kullanılan dolgu maddesidir ve kalıcılığı genellikle 9-12 ay arasındadır. Ancak, kişinin metabolizmasına ve uygulama bölgesine bağlı olarak bu süre değişebilir. Bazı kişilerde etkisi 6 ay sonra azalmaya başlarken, bazılarında 18 aya kadar uzayabilir.
• Kalsiyum Hidroksiapatit Bazlı Dolgular: Hyalüronik aside göre daha uzun süreli etkiye sahiptir ve genellikle 12-18 ay arasında kalıcılık gösterir. Bu tür dolgular, daha yoğun bir yapıya sahip olduğu için çene bölgesi gibi daha fazla destek gerektiren alanlarda tercih edilebilir.
• Poly-L-Lactic Asit Bazlı Dolgular: Bu tür dolgular, cilt altında kolajen üretimini stimüle ederek etki gösterir ve etkisi genellikle 18-24 ay arasında kalıcılık gösterir.

Çene dolgusu uygulamasının kalıcılığını etkileyen faktörler şunlardır:

• Kişinin Metabolizması: Hızlı metabolizmaya sahip kişilerde, dolgu maddesinin vücut tarafından emilimi daha hızlı olabilir ve dolgunun etkisi daha kısa sürebilir.
• Yaşam Tarzı: Sigara kullanımı, aşırı alkol tüketimi, düzensiz beslenme ve stres gibi faktörler, dolgunun kalıcılığını olumsuz etkileyebilir.
• Uygulama Bölgesi: Çene bölgesi, yüzün diğer bölgelerine göre daha fazla hareket eden bir alandır. Bu nedenle, bu bölgeye uygulanan dolguların etkisi, daha az hareketli bölgelere göre daha hızlı azalabilir.
• Uygulama Tekniği: Dolgu maddesinin doğru derinlikte ve doğru teknikle uygulanması, kalıcılığını etkileyen faktörlerden biridir. Deneyimli bir uzman tarafından uygulanan dolgular, genellikle daha uzun süreli etki gösterir.

Çene dolgusu etkisinin devam etmesi için, belirli aralıklarla tekrar uygulamalar yapılması gerekebilir. İlk uygulama sonrası, dolgunun etkisi azalmaya başladığında, uzman hekim tarafından önerilen sürelerde tekrar uygulamalar ile istenilen görünümün devam etmesi sağlanabilir. Tekrar uygulamalar, genellikle ilk uygulamaya göre daha az miktarda dolgu maddesi kullanılarak yapılır ve etki süresi daha uzun olabilir.

Çene dolgusu uygulamasının kalıcı olmaması, aslında bir avantaj olarak da değerlendirilebilir. Kişi, sonuçtan memnun kalmadığı takdirde, dolgunun etkisinin zamanla geçmesini bekleyebilir veya acil durumlarda hyaluronidaz enzimi kullanılarak dolgu etkisi hemen ortadan kaldırılabilir.

Çene Dolgusu Sonrası Ağrı Olur Mu?

Çene dolgusu, minimal invaziv bir işlem olmasına rağmen, uygulama sırasında ve sonrasında belirli düzeyde rahatsızlık veya ağrı hissedilebilir. Ancak, bu rahatsızlık genellikle hafif düzeydedir ve kısa sürede geçer. Çene dolgusu sonrası ağrı ve rahatsızlık konusunda bilinmesi gerekenler şunlardır:

• Uygulama Sırasındaki Rahatsızlık: Çene dolgusu uygulaması sırasında, iğne veya kanülün cilt altına girişiyle birlikte hafif bir batma veya yanma hissi olabilir. Ancak, modern dolgu maddelerinin çoğu lidokain gibi lokal anestezik maddeler içerdiği için, bu rahatsızlık genellikle kısa sürer ve tolere edilebilir düzeydedir. Ayrıca, uygulama öncesinde bölgeye anestezik krem sürülerek, rahatsızlık hissi minimize edilebilir.
• İşlem Sonrası Ağrı ve Rahatsızlık: Çene dolgusu sonrasında, uygulama bölgesinde hafif bir ağrı, hassasiyet, şişlik ve bazen morarma olabilir. Bu belirtiler, genellikle işlemden sonraki ilk 24-48 saat içinde en yoğun hissedilir ve sonrasında azalarak kaybolur. Ağrı ve rahatsızlık, genellikle hafif ağrı kesiciler ile kontrol altına alınabilir düzeydedir.
• Buz Uygulaması: İşlem sonrası ilk 24 saat içinde, uygulama bölgesine periyodik olarak buz kompresi yapmak, şişlik ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olur. Ancak, buz doğrudan cilde temas ettirilmemeli, bir havlu içine sarılarak uygulanmalıdır.
• Ağrı Kesiciler: Hafif ağrı kesiciler (parasetamol gibi), işlem sonrası rahatsızlığın giderilmesinde etkilidir. Ancak, aspirin ve ibuprofen gibi kan sulandırıcı etkisi olan ilaçlardan, morarma riskini artırabileceği için kaçınılmalıdır.
• Anormal Ağrı Durumları: İşlem sonrası şiddetli ağrı, aşırı şişlik, kızarıklık, ısı artışı veya asimetri gibi durumlar normal değildir ve uzman hekime bildirilmelidir. Bu belirtiler, enfeksiyon, alerjik reaksiyon veya damar tıkanıklığı gibi komplikasyonların işareti olabilir.
• Yutkunma veya Çiğneme Sırasındaki Rahatsızlık: Çene dolgusu sonrasında, yutkunma veya çiğneme sırasında geçici bir rahatsızlık hissedilebilir. Bu durum, dolgu maddesinin çene kaslarına yakın bölgelere enjekte edilmesi durumunda daha sık görülür ve genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer.
• Uzun Süreli Ağrı: Çene dolgusu sonrası ağrı ve rahatsızlık, genellikle birkaç gün içinde tamamen geçer. Bir haftadan uzun süren ağrı veya rahatsızlık, uzman hekime bildirilmelidir.

Çene dolgusu sonrası ağrı ve rahatsızlığın minimuma indirilmesi için, uzman hekim tarafından önerilen bakım talimatlarına uymak önemlidir. Bu talimatlar genellikle şunları içerir:

• İşlem sonrası ilk 24 saat içinde buz kompresi uygulamak
• Alkol tüketiminden kaçınmak
• Ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmak
• Uygulama bölgesine masaj yapmamak
• Önerilenler dışında ağrı kesici kullanmamak

Bu önlemlere uyulması, işlem sonrası rahatsızlığın azaltılmasına ve iyileşme sürecinin hızlandırılmasına yardımcı olur.

Çene Dolgusu Fiyatları 2025

Çene dolgusu fiyatları, 2025 yılı itibariyle birçok faktöre bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Bu faktörler arasında, kullanılan dolgu maddesinin türü ve miktarı, uygulamayı yapan uzmanın deneyimi, kliniğin konumu ve sunduğu hizmet kalitesi yer almaktadır.

Çene dolgusu fiyatlarını etkileyen başlıca faktörler şunlardır:

Dolgu Maddesinin Türü ve Miktarı: Çene dolgusu uygulamasında kullanılan dolgu maddesinin türü ve miktarı, fiyatı doğrudan etkiler. Hyalüronik asit bazlı dolgular, kalsiyum hidroksiapatit bazlı dolgular ve poly-L-lactic asit bazlı dolgular arasında fiyat farkları bulunabilir. Ayrıca, ihtiyaç duyulan dolgu maddesi miktarı arttıkça, fiyat da artabilir.

Uzmanın Deneyimi ve Uzmanlık Alanı: Çene dolgusu uygulamasını yapan uzmanın deneyimi ve uzmanlık alanı, fiyatlandırmada önemli bir faktördür. Alanında tanınmış ve deneyimli uzmanlar, genellikle daha yüksek ücretler talep ederler. Ancak, deneyimli bir uzman tarafından yapılan uygulamaların sonuçları genellikle daha başarılı ve komplikasyon riski daha düşüktür.

Kliniğin Konumu ve Prestiji: Lüks semtlerde veya şehir merkezlerinde bulunan prestijli klinikler, genellikle daha yüksek fiyatlar sunarlar. Bu kliniklerin kira ve işletme giderleri daha yüksek olduğu için, hizmet fiyatları da buna paralel olarak artmaktadır.

Konsültasyon ve Takip Hizmetleri: Bazı klinikler, çene dolgusu fiyatına konsültasyon ve takip hizmetlerini dahil ederken, bazıları bu hizmetleri ekstra ücretlendirebilir. Fiyat karşılaştırması yaparken, pakete dahil olan hizmetlerin neler olduğunu detaylı şekilde öğrenmek önemlidir.

Kullanılan Teknoloji ve Ekipmanlar: Klinik tarafından kullanılan teknoloji ve ekipmanların kalitesi, fiyatlandırmayı etkileyen faktörlerden biridir. İleri teknoloji ekipmanlar kullanan klinikler, genellikle daha yüksek fiyatlar sunabilirler.

Kombine Uygulamalar: Çene dolgusu ile birlikte diğer estetik uygulamaların da yapılması durumunda, kombine paketler daha uygun fiyatlar sunabilir. Örneğin, çene dolgusu ile birlikte yanak veya dudak dolgusu yaptırmak isteyen kişiler için, klinikler özel paketler sunabilirler.

Çene Dolgusu ile Mükemmel Görünüm !

Çene dolgusu, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan çene hattının şekillendirilmesi ve belirginleştirilmesi amacıyla uygulanan etkili bir estetik yöntemdir. Zayıf, geride kalmış veya asimetrik çene yapısının düzeltilmesinde, yaşlanma belirtilerinin azaltılmasında ve daha dengeli bir yüz görünümü elde edilmesinde tercih edilmektedir.

Bu uygulama, cerrahi olmayan bir yöntem olması, hızlı sonuç alınması, iyileşme süresinin kısa olması, doğal görünüm sağlaması ve geri dönüşümlü olması gibi birçok avantaj sunmaktadır. Ancak, her estetik uygulamada olduğu gibi, çene dolgusu da belirli riskler içermektedir ve her kişi için uygun olmayabilir.

Çene dolgusu yaptırmayı düşünen kişilerin, öncelikle deneyimli bir uzman ile konsültasyon yapması ve kişisel beklentileri, sağlık durumu ve uygunluğunun değerlendirilmesi önemlidir. Uzman hekimimiz, kişiye en uygun dolgu maddesini ve uygulama tekniğini belirleyerek, en iyi sonucu elde etmek için gerekli yönlendirmeleri yapacaktır.

Detaylı Bilgi ve Sorularınız için Bize E-mail Yoluyla Ulaşabilirsiniz. Dilerseniz Bizi Instagram Adresimizden Takip Edebilirsiniz.